A) Lider, sabırla öğretir; fakat sabırsız bir yönetici gerçek bir lider olarak kabul edilemez.
B) Gereksiz şeylerin peşinden koşan kişi, gerçekten gerekli olan şeyleri kaçırır.
C) Anlamsız görünen bir şiir, tüm estetik değerini kaybeder.
D) Marifet, iltifata bağlıdır; müşterisi olmayan bir ürün, değer kaybeder.
E) Papağan, söylenenleri anlamaz ancak hafızasında tutar.
A) Arkalarından gidecek cesaretiniz varsa, tüm güzel rüyalar gerçeğe dönüşebilir.
B) Plansız bir kişi, ülke ülke dolaşıp hazine arayan bir insana benzer.
C) Rüyaları gerçekleştirmek için en kısa yol uyanmaktır.
D) Politika eşsiz bir sahneye benzer, bazıları sadece prova yapmaya ihtiyaç duyar.
E) Resim, kelimelerden bağımsız bir şiirdir.
Olgunlaşmamış şairler taklit eder; olgun şairler eser alır; kötü şairler aldıklarını bozar ve iyi şair, aldıklarını farklı bir duygu ile yoğurur.
A) 1
B) 2
C) 3
D) 4
E) 5
Yukarıdaki numaralandırılmış yerlerden hangisi sıfat tamlaması değildir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
A) Şerefli bir ölüm, şerefsiz bir ömürden çok daha iyidir.
B) Tatlı sözler, şiddetli bir öfkeye karşı en etkili ilaçtır.
C) Şimdiye kadar kimse, coşkusuz bir şey elde edememiştir.
D) Tatlı bal, en keskin zehri gizler.
E) Toplumsal hayatta en yararlı erdem, işlevsel bir hoşgörüdür.
A) Köhne fikirler, paslanmış çivilere benzer; onları söküp atmak oldukça güçtür.
B) Köle, kanaati kadar özgürdür; özgür kişi ise tamahı kadar köledir.
C) Kumar; hırs ve tamahın çocuğu, kötülüğün kardeşi ve ziyanın babasıdır.
D) Kuvvetsiz adalet ve adaletsiz kuvvet iki büyük felakettir.
E) Kültür, her şeyi unuttuktan sonra insanın aklında kalan şeydir.
Yukarıdaki numaralandırılmış yerlerden hangisi sıfat tamlaması değildir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
A) Memuriyet, izzetli veya saadetli bir esarettir.
B) Mutlu bir evlilik; kısa gibi görünen uzun bir konuşmaya benzer.
C) Mutluluk yalnızca bir zevk değildir; mutluluk kazanılmış bir zaferdir.
D) Nehirlerin denizde kaybolması, meziyetlerin menfaatlerin içinde kaybolması gibidir.
E) Kendi nefsiyle mücadele eden kişi, tüm âlemi kendi kontrolü altına alır.
Yukarıdaki numaralandırılmış yerlerden hangisi sıfat tamlaması değildir?
A) I
B) II
C) III
D) IV
E) V
A) Kinci düşüncelerden arınmış olanlar, elbette mutluluğu bulacaklardır.
B) Kişiye her iş, farklı görünür; kuzguna yavrusu Anka gibi görünür.
C) Büyük selleri meydana getirenler, küçük dereciklerdir.
D) Koyun, çoban için değildir; belki çoban koyuna hizmet içindir.
E) Konuşkan bir arkadaş, yolda araba yerini tutar.
A) Sana kötülük eden kişiye, kendini ona sevdirmen kadar büyük bir ceza veremezsin.
B) Servet, cesur ve atılgan kişilerin yüzüne gülümser.
C) Sahte gözyaşlarının tuzlu sudan farkı yoktur.
D) Sağır bir koca ile kör bir karı mutlu bir çift oluşturur.
E) Sevgi, açık havadaki yüksek bir ses gibi yankı yapar.
Yukarıdaki cümlelerde kaç tane sıfat tamlaması bulunmaktadır?
A) 1
B) 2
C) 3
D) 4
E) 5
A) Soru sormak, zannedildiği kadar kolay bir yetenek değildir.
B) Suçunu gizlemek, onu işlemektan daha kötü bir suçtur.
C) Sessizlik, gizli gözler için bir koruma ve bilinmeyen huylar için güzel bir örtüdür.
D) Şurada burada güçlü adımlarla dolaşmaktansa doğru yolda sekerek yürümek daha iyidir.
E) Şahsiyetsiz her insan, toplumun dolgu maddesidir.
A) Kır çiçekleri kokmaz ve hemen solar.
B) Kendi haline bırakıldığında, her şey kötüye gider.
C) Keskin dişli bir kaplana acımak, zavallı koyuna haksızlık yapmaktır.
D) Kıskanç insanı rahatsız etme, zaten kendisi rahatsızdır.
E) Kim tüm ruhuyla gülerse, onun vicdanında hiçbir leke bulunmaz.
A) Sanat, doğayı taklitten başka bir şey değildir.
B) Sahte gözyaşlarının tuzlu sudan farkı yoktur.
C) Soylu düşüncelere sahip kişiler yalnız değildir.
D) Sütsüz koyun, fazla süt vermemektedir.
E) Şahsiyetsiz bir adam, toplumun dolgu maddesidir.
Yukarıdaki cümlelerde kaç tane sıfat tamlaması bulunmaktadır?
A) 1
B) 2
C) 3
D) 4
E) 5
A) Karamsar kişiler başarısızlığın bin bir nedenini sayarken, iyimserler uzun bir yol kat etmiş olurlar.
B) Kasabadaki en iyi silahşör olduğunuzda, herkes sizinle rekabet etmek ister.
C) Sıska bir sıçanı bile sevindirir, kediyi.
D) Kendi ana dilini tam olarak bilmeyen biri, başka bir dili öğrenemez.
E) Karnı aç olanlara değil, kalbi açık olanlara acırım.
A) Roma’da ikinci olmayı tercih ederim, küçük bir kasabada birinci olmaktanse.
B) Sanatta temel olan, yeni ve kişisel bir şey söylemektir.
C) Sağlıklı bir insan, bir hazineye benzer; fakat bundan kendi haberi yoktur.
D) Sanatçı, her yönden gelen duyguları algılayan özel bir anten gibidir.
E) Sabır ve zaman, ani öfke ve şiddetin yapabileceğinden çok daha fazla iş başarır.
A) Zalim bir adamı affetmek, suçsuz kişilere yapılan haksızlık gibidir.
B) Yüksek istekler gerçekleşmemiş olsa da, gerçekleşmiş alçak isteklerden daha değerlidir.
C) Yoksulluk içinde yoksulluğu hatırlamaktan daha büyük bir acı yoktur.
D) Zayıf noktalarınızdan güçlü taraflarınız doğacaktır.
E) Zihnin nezaketi, ince şeyler düşünmek ve etkili sözler söylemektir.
A) İyimser insan, her felakette bir fırsat görür; kötümser insan ise her fırsatta bir felaket bulur.
B) Kadere, cahil insanın gösterdiği bir pençe vardır.
C) Kanlı savaşlar, mezarlıkların sayısının artmasından başka bir işe yaramaz.
D) Kadın, yaşını doğum tarihinden itibaren değil, evlendikten sonra hesaplar.
E) Karamsar insan, kendi kendisinin en büyük düşmanıdır.
CEVAP ANAHTARI
1)E 2)C 3)E 4)A 5)C 6)C 7)E 8)D 9)E
10)D 11)B 12)D 13)D 14)A 15)A 16)D 17)E 18)E 19)C 20)D