“ki”nin Yazımı

Eylül 14, 2024 - Okuma süresi: 3 dakika

Sıfat Yapan “ki”:

“ki” eklendiği sözcüğü sıfat haline getirir ve bu kullanım bitişik yazılır. Bu durumda “ki” sıfat olarak görev yapar:

  • Öndeki sıra alçaktı.

Zamir Yapan “ki”:

“ki” zamir olarak kullanıldığında, isim tamlamasında tamlananın yerini tutar ve yine bitişik yazılır:

  • Onun saçı uzun, benimki kısa.

Bağlaç Olan “ki”:

“ki” bağlaç olarak kullanıldığında, sözcükleri ve cümleleri birbirine bağlar ve ayrı yazılır. Ancak, bazı kalıplaşmış sözcüklerde bitişik yazılabilir:

  • Söyle ki bilelim.

NOT: “ki” bağlacı, bazı kalıplaşmış sözcüklerde bitişik yazılır. Örnekler:

  • Belki, mademki, çünkü, sanki, halbuki, oysaki

Örnek Sorular:

› Aşağıdaki cümlelerden hangisinde **”ki”**nin yazımı ile ilgili bir yanlışlık yapılmıştır?

A) Öyle serin bir akşamki püfür püfür esiyor.
B) Yarınki maç için biletlerimizi aldık.
C) Ne yazık ki artık kimse beni dinlemiyor.
D) Duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini.

Cevap: A

› Aşağıdaki cümlelerden hangisinde **”ki”**nin yazımı ile ilgili bir yanlışlık yapılmıştır?

a) Öndeki grup arayı yaklaşık on beş saniye kadar açtı.
b) Ne yazık ki artık kimsede saygı ve hoşgörü kalmamış.
c) Sanki bir gün çıkıp geliverecek.
d) Arkadaki masa biraz daha büyük, orada yiyebiliriz.

Cevap: D


Yorumlar

Gamze16-10-2025 18:14

Türkçede yazımı en çok karıştırılan unsurların başında şüphesiz “ki” gelir. Cümle içindeki görevine göre bazen bir kelime olarak ayrı, bazen de bir ek olarak bitişik yazılması, bu karışıklığın temel nedenidir. Ancak “ki”nin mantığını anladığımızda, doğru yazımı aslında oldukça basittir. Temelde Türkçede üç farklı “ki” bulunur ve yazım kuralları bu üç göreve göre şekillenir: bağlaç olan “ki”, ilgi zamiri olan “-ki” ve sıfat yapan “-ki”.

### 1. Bağlaç Olan “ki”

Bu, en temel ve en sık karşılaşılan “ki” türüdür. Görevi, iki cümleyi, iki yargıyı veya bir cümlenin farklı ögelerini birbirine bağlamaktır. Kendi başına bir kelime olarak kabul edilir ve bu nedenle her zaman kendinden önceki kelimeden ayrı yazılır. Bir cümlenin anlamını güçlendirmek, açıklama yapmak, neden-sonuç ilişkisi kurmak veya şaşkınlık belirtmek gibi amaçlarla kullanılır.

Bağlaç olan “ki”yi ayırt etmenin en kolay yolu, onu cümleden çıkarmaktır. “Ki” cümleden çıkarıldığında, cümlenin genel anlamında büyük bir bozulma olmaz; en fazla küçük bir daralma veya anlatım düşüklüğü yaşanır.

* Örnek: “Anladım ki bu iş sandığım kadar kolay değilmiş.”
* Bu cümlede “ki”, “anladım” yargısıyla “bu işin kolay olmadığı” yargısını birbirine bağlar. Ayrı yazılır.
* Örnek: “O kadar çok yorulmuştu ki koltuğa uzanır uzanmaz uyuyakaldı.”
* Burada bir neden-sonuç ilişkisi kurulmaktadır. Ayrı yazılır.

### 2. Ek Olan “-ki” (İlgi Zamiri ve Sıfat Yapım Eki)

Bağlaç olan “ki”nin aksine, ek olan “-ki” bir kelime değil, bir ektir. Dolayısıyla her zaman eklendiği kelimeye bitişik yazılır. Bu ekin de kendi içinde iki temel işlevi vardır:

a) İlgi Zamiri Olan “-ki”

İlgi zamiri, bir ismin yerini tutan bir ektir. Genellikle iyelik eklerinden (-ım, -in, -un vb.) sonra gelir ve “benimki”, “seninki”, “onunki” gibi kullanımlarda karşımıza çıkar. “Hangi nesne?” veya “Kimin nesnesi?” sorusuna dolaylı yoldan cevap verir.

* Örnek: “Benim arabam kırmızı, seninki ise mavi.”
* Bu cümlede “seninki” ifadesi, “senin araban” anlamında kullanılmıştır. “-ki” eki, “araba” isminin yerini tuttuğu için ilgi zamiridir ve bitişik yazılır.
* Örnek: “Masanın üzerindeki kitap benim değil, sandalyeninki benim.”
* Burada “sandalyeninki”, “sandalyenin üzerindeki kitap” anlamına gelir.

b) Sıfat Yapan “-ki”

Bu ek, eklendiği isme zaman veya yer bildirerek onu bir sıfata dönüştürür. Bulunma hâl eki olan “-da/-de” ve “-ta/-te”den sonra gelir ve “hangi?” sorusuna cevap veren bir sıfat tamlaması oluşturur.

* Örnek: “Sokaktaki gürültü hepimizi rahatsız etti.”
* Hangi gürültü? Sokaktaki gürültü. Burada “-ki” eki, “sokak” ismini sıfat yapmıştır ve bitişik yazılır.
* Örnek: “Yarınki toplantı için hazırlık yapmam gerekiyor.”
* Hangi toplantı? Yarınki toplantı. Burada ise zaman bildiren bir kelimeye eklenerek sıfat türetmiştir.

### Ayırt Etmek İçin Altın Kural: “-ler/-lar” Eki

Bu üç farklı “ki”yi birbirinden ayırmanın en pratik ve güvenilir yolu “-ler/-lar” kuralıdır. Yöntem basittir: “ki” içeren kelimeye çoğul eki olan “-ler” veya “-lar”ı getirin.

1. Eğer kelime anlamlı oluyorsa, o “-ki” bir ektir ve bitişik yazılmalıdır.
* “evdeki” → “evdekiler” (Anlamlı) → Bitişik yazılır: evdeki
* “benimki” → “benimkiler” (Anlamlı) → Bitişik yazılır: benimki

2. Eğer kelime anlamsız oluyorsa, o “ki” bir bağlaçtır ve ayrı yazılmalıdır.
* “duydum ki” → “duydum kiler” (Anlamsız) → Ayrı yazılır: duydum ki
* “gel ki” → “gel kiler” (Anlamsız) → Ayrı yazılır: gel ki

### Kalıplaşmış İstisnalar: SİMBOHÇAM

Her kuralda olduğu gibi, burada da bazı istisnalar mevcuttur. Bazı bağlaç olan “ki”ler, zamanla kalıplaşarak eklendiği kelimeyle bitişik yazılır hâle gelmiştir. Bu kelimeleri akılda tutmak için SİMBOHÇAM (veya SONBAHÇEMİ) olarak bilinen bir kodlama kullanılır:

* Sanki
* İllaki
* Mademki
* Belki
* Oysaki
* Hâlbuki
* Çünkü
* Meğerki

Bu kelimelerdeki “ki”ler aslında bağlaç olmalarına rağmen, kural dışı olarak her zaman bitişik yazılırlar. Bu kelimeler dışındaki bağlaç olan tüm “ki”ler ayrı yazılır.

Sonuç olarak, “ki”nin yazımında ustalaşmak, onun cümledeki işlevini anlamaktan geçer. Kelimeleri birbirine bağlayan, bağımsız bir sözcük mü, yoksa bir ismin yerini tutan veya onu niteleyen bir ek mi olduğunu belirlediğinizde doğru yazımı bulmak kolaylaşır. Şüpheye düştüğünüzde ise “-ler/-lar” kuralı en güvenilir yardımcınız olacaktır.

Damla16-10-2025 18:11

Türkçede yazımı en çok karıştırılan unsurlardan biri şüphesiz “ki”dir. Cümle içinde farklı görevlerde bulunabilen bu yapı, bazen bir ek, bazen de bir bağlaç olarak karşımıza çıkar. Bu görev farklılığı, yazımını da doğrudan etkiler ve doğru kullanılmadığında hem anlam bozukluklarına hem de yazım yanlışlarına yol açar. "ki"nin yazımını doğru bir şekilde kavramak için onu üç temel kategoride incelemek gerekir: Bağlaç olan “ki”, ek olan “-ki” (ilgi eki ve sıfat yapan ek olarak) ve kalıplaşmış istisnalar.

### 1. Bağlaç Olan “ki”

Bağlaç olan “ki”, en temel işleviyle iki cümleyi, iki yargıyı veya cümlenin farklı ögelerini birbirine bağlar. Kendi başına bir kelime olarak kabul edildiği için kendisinden önceki ve sonraki kelimelerden daima ayrı yazılır. Bu "ki"nin en belirgin özelliği, cümleden çıkarıldığında cümlenin yapısının tamamen bozulmaması, sadece anlamda bir daralma veya değişikliğin meydana gelmesidir.

Bağlaç olan "ki"yi ayırt etmenin en pratik yolu “-ler/-lar” kuralıdır. Bu kurala göre, “ki”den sonra çoğul eki olan “-ler/-lar” getirdiğimizde kelime anlamsız oluyorsa, o “ki” bağlaçtır ve ayrı yazılması gerekir.

Örnekler:
* "Duydum ki unutmuşsun gözlerimin rengini."
* *Test:* "Duydum kiler" ifadesi anlamsızdır. Dolayısıyla buradaki “ki” bağlaçtır ve ayrı yazılır.
* "O kadar çok çalıştı ki sonunda başardı."
* *Test:* "Çalıştı kiler" ifadesi anlamsızdır. Bu yüzden ayrı yazılır.
* "Sen ki bu işin uzmanısın, bir çözüm bulmalısın."
* Burada “ki” pekiştirme ve ilgi gösterme amacıyla kullanılmıştır ve yine bağlaçtır. Ayrı yazılır.

### 2. Ek Olan “-ki”

Ek olan “-ki”, bir kelimeye bitişik yazılan ve cümleye farklı anlamlar katan bir yapıdır. Bu ek de kendi içinde ikiye ayrılır:

a) İlgi Eki Olan “-ki”:
Bu ek, belirtili isim tamlamalarında tamlananın (ikinci ismin) yerini tutar. Yani bir ismin yerine geçerek zamir görevi görür. Bu nedenle ilgi zamiri olarak da adlandırılır. Daima bitişik yazılır ve ünlü uyumlarına uymaz, her zaman "-ki" şeklindedir.

Örnekler:
* "Benim arabam kırmızı, seninki ne renk?" (senin araban yerine)
* "Masadaki hesap benimki değil, onunki." (onun hesabı yerine)
* "Bizim evin boyası eski, sizinki yeni gibi duruyor." (sizin eviniz yerine)

b) Sıfat Yapan “-ki”:
Bu ek, eklendiği isme yer veya zaman anlamı katarak onu sıfat yapar. Genellikle bulunma hâl eki olan “-de/-da” veya zaman bildiren kelimelerden sonra gelir. Sıfat yaptığı için bir sonraki ismin özelliğini belirtir ve daima bitişik yazılır.

Sıfat yapan "-ki"yi test etmek için de "-ler/-lar" kuralı tersinden işler. Eğer "-ki" ekinden sonra "-ler" eki getirilebiliyorsa, yani anlamlı bir yapı oluşuyorsa, o "-ki" ektir ve bitişik yazılır.

Örnekler:
* "Masadaki kitapları kaldırır mısın?"
* *Test:* "Masadakiler" kelimesi anlamlıdır. Bu yüzden bitişik yazılır.
* "Dünkü sınav çok zordu."
* *Test:* "Dünküler" kelimesi anlamlıdır (dünkü olaylar, sınavlar vs.). Bu yüzden bitişik yazılır.
* "Yarınki toplantıya hazırlık yapmalıyım."
* *Test:* "Yarınkiler" kelimesi de anlamlıdır. Bu yüzden bitişik yazılır.

### 3. Kalıplaşmış ve Bitişik Yazılan Bağlaçlar: SOMBAHÇEM Kuralı

Türkçede bazı kelimeler vardır ki, içerdikleri “ki” bağlaç olduğu halde, zamanla kalıplaşarak istisnai olarak bitişik yazılır hale gelmiştir. Bu kelimeleri akılda tutmak için SOMBAHÇEM olarak bilinen bir kodlama kullanılır:

* Sanki
* Oysaki
* Meğerki
* Belki
* Hâlbuki
* Çünkü
* Eğerki (günümüzde daha çok "eğer" kullanılır ama bu kuralda yer alır)
* Mademki

Bu kelimelerdeki “ki”ler, bağlaç görevinde olmalarına rağmen, dilin tarihsel gelişimi içinde kalıplaştıkları için her zaman bitişik yazılırlar. Bu kural, genel bağlaç kuralının en önemli istisnasıdır ve ezberlenmesi gerekir.

Sonuç olarak, "ki"nin yazımındaki temel ayrım, onun bir sözcük mü (bağlaç) yoksa ek mi olduğunun belirlenmesine dayanır. Pratik "-ler/-lar" testi ve SOMBAHÇEM kuralı, bu karmaşık görünen konuyu büyük ölçüde basitleştirir. Doğru yazım, hem ifadenin netliği hem de dilimize gösterdiğimiz özen açısından büyük önem taşır.

Yorum Bırak