Dertli (1772-1846), asıl adı İbrahim ve mahlası Lütfi olan bir saz sanatçısıdır. 18. ve 19. yüzyılda yaşamış olan Dertli, Bolu-Gerede‘de doğmuştur. İstanbul, Konya ve Mısır gibi yerlerde bulunmuş, ardından tekrar köyüne dönmüştür.
Aşk acısıyla kendini usturayla yaralamaya kalkışan Dertli, bu yarasından dolayı “Dertli” mahlasını almıştır. Aşık kahvelerinde saz çalarak ve şiirler söyleyerek hayatını kazanmaya çalışmıştır.
Dertli, divan, tasavvuf ve halk edebiyatları hakkında geniş bir kültüre sahip olup, Bektaşi geleneklerine bağlı bir şairdir. Şiirlerinde Bektaşilik’in izleri belirgin bir şekilde görünmektedir. Beşeri aşk, din, tasavvuf, sosyal ve toplumsal meseleler, dert, gurbet ve sıkıntı gibi temalar eserlerinin ana unsurlarını oluşturur.
Dertli, özellikle toplumsal eleştirileriyle tanınmaktadır. Bu bağlamda taşlama türündeki şiirleri ön plana çıkmaktadır. “Şeytan Bunun Neresinde” adlı şiirinde saz çalmanın şeytani bir iş olduğunu ifade etmiş ve bu şiiri sayesinde büyük bir ün kazanmıştır. Şiirlerini Dertli Divanı adlı eserinde toplamıştır; bu divan taş baskıyla birkaç kez yayımlanmıştır.
Dertli, hem aruz hem de hece vezniyle eserler vermiştir; ancak asıl başarısını hece ölçüsüyle yazdığı şiirlerinde göstermiştir. Lirik koşma ve semai türlerindeki eserleri, sanatını en iyi şekilde sergilediği alanlar arasında yer alır. Aruzla yazdığı şiirlerde dilinin oldukça ağır olduğu dikkat çekmektedir.
Âşık Ömer ve Fuzuli‘den etkilenmiş olan Dertli, Seyrani, Erzurumlu Emrah ve Bayburtlu Zihni gibi şairler üzerinde de etkili olmuştur. 1846 yılında Ankara‘da vefat eden Dertli’nin kabri daha sonraki dönemlerde Yeniçağa taşınmıştır.
Âşık Dertli, Türk halk edebiyatının en önemli şairlerinden biri olarak kabul edilir. 1772 yılında Bolu’nun Çağa ilçesinin Şahnalar köyünde doğmuş, 1846 yılında ise Ankara’da hayata gözlerini yummuştur. Asıl adı İbrahim olan şair, daha sonra “Dertli” mahlasını kullanmıştır.
Dertli, sadece bir halk ozanı değil, aynı zamanda toplumun sorunlarına duyarlı, düşüncelerini cesurca dile getiren bir şairdir. Bektaşilik inancına bağlı olan Dertli, şiirlerinde sık sık toplumsal eleştiriler yapmış, adaleti, eşitliği ve insanlığı savunmuştur.
Dertli’nin şiirleri, halkın dilini ve söyleyişini yansıtmasıyla dikkat çeker. Aşk, ayrılık, doğa gibi evrensel temaların yanı sıra, dönemin siyasi ve sosyal olaylarına dair de şiirler yazmıştır. Şiirlerindeki en belirgin özellikler şunlardır:
Dertli, sadece döneminde değil, sonraki nesiller için de önemli bir ilham kaynağı olmuştur. Şiirlerindeki samimiyet, içtenlik ve toplumsal duyarlılık onu halkın kalbinde taht kurmuştur. Dertli’nin şiirleri, Türk halkının kültürel hafızasında önemli bir yer tutar.
Dertli’nin mirası şunları içerir:
Âşık Dertli, sadece bir halk ozanı değil, aynı zamanda bir düşünür ve toplumcu bir şairdir. Şiirleriyle hem halkın duygularına tercüman olmuş hem de toplumun sorunlarına dikkat çekmiştir. Onun mirası, Türk kültüründe önemli bir yer tutmaya devam etmektedir.
Âşık Dertli’nin geniş bir şiir repertuvarı bulunmasına rağmen, bazı şiirleri daha çok dikkat çekmiş ve halk arasında daha yaygın olarak bilinmiştir. Bunlardan bazıları:
Bu şiirler, Dertli’nin hem dini inançlarını hem de toplumsal duyarlılığını yansıtmaktadır.
Dertli, şiirlerinde sık sık döneminin sosyal ve siyasi sorunlarına değinmiş, adaletsizlikleri, yoksulluğu ve haksızlıkları eleştirmiştir. İşte bazı örnekler:
Dertli, şiirleriyle sadece kendi döneminin değil, aynı zamanda tüm zamanların insanlarının ortak sorunlarına dikkat çekmiştir.
Dertli, bir Bektaşi olarak, şiirlerinde Bektaşilik inancının temel ilkelerine sık sık yer vermiştir. Aşk, birlik, kardeşlik, hoşgörü gibi kavramlar şiirlerinin merkezinde yer alır. İşte Bektaşiliğin şiirlerine yansımalarından bazıları:
Dertli’nin şiirleri, Bektaşilik inancının güzelliklerini ve değerlerini yansıtmasının yanı sıra, aynı zamanda evrensel insanlık değerlerine de hitap etmektedir.
Âşık Dertli, sadece bir halk ozanı değil, aynı zamanda bir düşünür, bir toplumcu ve bir mistiktir. Şiirleriyle hem halkın duygularına tercüman olmuş hem de toplumun sorunlarına dikkat çekmiştir. Onun mirası, Türk kültüründe önemli bir yer tutmaya devam etmektedir.
Dertli’nin Şiirlerinden Örnekler
Örnek 1
ŞEYTAN BUNUN NERESİNDE
Telli sazdır bunun adı
Ne ayet dinler ne kadı
Bunu çalan anlar kendi
Şeytan bunun neresinde
Venedik’ten gelir teli
Ardıç ağacından kolu
Be Allah’ın sersem kulu
Şeytan bunun neresinde
Abdest alsan aldın demez
Namaz kılsan kıldın demez
Kadı gibi haram yemez
Şeytan bunun neresinde
İçinde mi dışında mı
Burgusunun başında mı
Göğsünün nakışında mı
Şeytan bunun neresinde
Dut ağacından teknesi
Kirişten bağlı perdesi
Behey insanın teresi
Şeytan bunun neresinde
Dertli
gibi sarıksızdır
Ayağı da çarıksızdır
Boynuzu yok kuyruksuzdur
Şeytan bunun neresinde
Dertli
Örnek 2
AÇILDI
SÜMBÜLLER ERİŞTİ BAHAR
Açıldı sümbüller erişti bahar
Garip bülbül gibi güllere düştüm
Aşk ile eyledim ben terk-i diyar
Zelil sefil gurbet ellere düştüm
Çıkıp cevlan eder gül yüzlü yârim
Açıldı kalmadı sabr u kararım
Yırtıcı şahine aldırdım varım
Ağlayı ağlayı yollara düştüm
Niçin cuş eyleyip çağlamayım ben
Nar-ı aşka ciğer dağlamayım ben
Niçin ah eyleyip ağlamayım ben
Dertli turna gibi göllere düştüm
Âşık Dertli
Örnek 3
AŞK
DERDİNE DERMAN SORDUM
Aşk derdine derman sordum âlemde
Ne Eflatun bilir ne Lokman yazar
Erbab-ı aşk olan kalır matemde
Anların ahvalin perişan yazar
Cihana gelmemiş böyle dilruba
Aşk u muhabbeti başlara bela
Münkiri öldürmek sevaptır sevaptır amma
Zalim kadı üstümüze kan yazar
Dertli aşk babında olmuştur na-kam
Mastur cebininde harf-i Elif-Lam
Hakimler hakkımda yazamaz ilam
Yazarsa fermanım Alişan yazar
Âşık Dertli